Atatürk ve İnsan Hakları


Abone Ol

Büyük-Küçük

+ -

Atatürk, insan hakları dendiği zaman ilk olarak akla gelen isimler arasında yer almaktadır. Öyle ki, Atatürk'ün mazlum milletlere ne şekilde örnek olduğu ve mazlum milletlerin pek çoğunda Atatürk'ün halen daha saygı ve sevgi ile anıldığı da bilinmektedir. Bu nedenle Romanya ve Küba başta olmak üzere pek çok ülkede Ulu Önder'in büstü yer almaktadır. İnsan hakları hakkında en çok dikkat ettiği hususların başında ise kadın hakları gelmektedir. Gerçekten Ulu Önder, kadına ve kadın haklarına verdiği değer ile onları yüceltmiş, erkekler ile birebir aynı konuma getirmek suretiyle yedi düvele örnek olmuştur.

Örnek Alınacak Bir İnsan Olarak Sabiha Gökçen

Kadın hakları konusunda çok basit bir örnek verilmesi mümkündür ki, Sabiha Gökçen dünyadaki ilk kadın savaş pilotu unvanını yüz yıla yakın bir süre öncesinde almış iken; Suudi Arabistan'da kadınların ehliyet alma hakkı daha yeni getirilmiştir. Üstelik Avrupa ile ilgili de sayısız örnek mevcuttur. Bu örneklerin başında ise pek çok Avrupa ülkesinde kadınların seçme ve seçilme hakkını Türk kadınından onlarca yıl sonra almış olması gelir. Üstelik bu ülkeler arasında kendilerini medeniyet timsali olarak adlandırmakta olanlar da yer almaktadır. Atatürk, Türk kadınına ve kadın haklarına verdiği önemi, kadının omuzlarda yüceltilmeye layık olduğunu söyleyerek ifade etmiştir.

Eşit Hakların Getirilişi

Atatürk'ün insan hakları konusunda yaptığı bir diğer önemli atılım ise eşitli hakkındadır. Gerçekten başta miras hukuku olmak üzere din, dil, ırk ve cinsiyet ayrımı tamamen ortadan kaldırılmış, herkes mirasta eşit pay hakkına sahip olmuştur. Buna ek olarak toplum içerisindeki sınıflar da tamamıyla son bulmuş; artık herkes vatandaş statüsüne geçmiş, kanun önünde hiç kimsenin bir diğerinden en ufak bir farkı dahi kalmamıştır. Zira Atatürk, bir insanın seçemeyeceği durumlardan dolayı kendisine ayrıcalık tanınmasına ya da hakir görülmesine sonuna kadar karşı bir düşünce dünyasına sahiptir.

Hürriyetin Babası Atatürk

Atatürk'ün insan haklarına yapmış olduğu en önemli katkılardan bir diğeri ise, din ve vicdan hürriyeti ile basın hürriyetidir. Atatürk bu konularda herkesin dinini yaşamakta hür olduğunu, hiç kimsenin düşüncelerini açıklamakta zorlanamayacağını ya da düşüncelerinden dolayı kınanmayacağını ve basının haksız yere sansürlenemeyeceğini savunmuştur. Bununla da kalmayarak bu maddelerin tamamını ve çok daha fazlasını Türkiye Cumhuriyeti Anayasası'na dahil ettirmiştir.